parçalanmış tüm benliklerin izini sürüp yıkımı gerçekleştirememek, kelimelerin kafesini açıp uçuşu seyretme, anlık bir boşluk iki uçlu devingen determinizm, bağını süpürmüş deri altına, kan kokuyor cehennem, kaldıraç tükenmiş replikizm , küf kokuyor koltuk altları, izini sürmeye yeltenmiş bir kez, kapı önlerinde sara nöbeti geçiren yalnızlık, şaşkınlığım yüzüme düşen yekpare bir sahtelik, içinden denizler ve kış geçen şehirlerde sevişelim. siyah yasını şemsiye yapmış bir rock and roll sonsuzluğunda...